Avustralyalı ünlü oyuncu Jacob Elordi: Aşkın mirasını kutluyor

1969 yılında Aldo Cipullo, New York’ta saf altından yapılmış iki yarım daireden oluşan ve bir tornavida ile bileğe sabitlenen sert bir oval bilezik tasarladı. Böylece Cartier’nin ikonik tasarımı Love bilezik doğdu.

Aradan 56 yıl geçtikten sonra, Love Unlimited koleksiyonunun lansmanı ile birlikte Maison, ödüllü yönetmen Sofia Coppola’yı ve Priscilla filminin başrol oyuncusu Jacob Elordi’yi yeniden buluşturdu. İkilinin arasındaki bu eşsiz uyum, yeni ve yaratıcı bir projeye taşındı.

New York’ta çekilen film, Avustralyalı aktörün Cartier elçisi olarak yer aldığı ilk proje olma özelliğini taşıyor. Yapım, mücevherleri aşkın sembolü olarak yeniden tanımlayan bu yeni tasarımı ve orijinal Love bileziğin farklı yönlerini keşfediyor.

Proje, Coppola’nın fotoğraflarıyla Elordi’yi New York sokaklarında ve duyguların atmosferik bir keşfine çıkarıyor. Sofia Coppola’nın yaratıcı dünyası ile Love bileziğe ilham veren referanslar arasında cesur ve özgün bir karşılaşma sunuluyor.

Çalışma, aktörün kız kardeşi olan fotoğrafçı Isabella Elordi tarafından çekilen bir dizi perde arkası kareyle tamamlanıyor.

“Jacob’ı rahat ve samimi bir şekilde fotoğraflamak harikaydı.”

Sofia Coppola: “Jacob’ı görmek ve onu doğal bir şekilde fotoğraflamak harikaydı. Konumuz aşk olduğu için, izleyiciye yakın bir his vermesi gerektiğini düşündüm ve onun profesyonel pozlar vermesini istemedim. Bu, Jacob ile New York’ta geçirilen romantik bir hafta sonunun hissi; sevdiğiniz biriyle birlikteyken pek bir şey yapmak istemediğiniz, sadece birlikte olmanın tadını çıkardığınız bir an... Pencereden New York silueti görünüyor ve her şey mümkün.”

“Bu bilezik aşka ve New York’un sanatsal ruhuna bir övgü.”

Jacob Elordi: “Yeni Cartier Love bileziği için Sofia ile tekrar çalışmak benim için büyük bir zevkti. Bu bilezik, aşka, New York’un sanatsal ruhuna ve ondan ilham alan filmlere bir övgü niteliğinde.”

HELLO!: Bu yaratıcı yolculuğa adım atmak nasıldı?

Jacob Elordi: “Projeyi New York’ta çekmek gerçekten çok özeldi. Love’ın, New York ve şehrin sinematik tarihiyle güçlü bir bağı var ve biz de bu duyguyu hayata geçirmek istedik. Kız kardeşim Isabella’nın da orada olması ve bu süreci fotoğraflarla belgeleyebilmesi benim için her şeyi daha kişisel hale getirdi.”

HELLO!: Sofia Coppola ile yeniden çalışmak nasıl bir duyguydu?

J. Elordi: “Sofia ile çalışmak her zaman büyük bir keyif. Priscilla’dan sonra yeniden bir araya gelmek çok doğal hissettirdi. Aramızda bir rahatlık var; birbirimizi yaratıcı açıdan anlıyoruz ve iş konusunda ortak bir görüşe sahibiz.”

HELLO!: Cartier Love koleksiyonu ve yeni Unlimited versiyonu size ne ifade ediyor?

J. Elordi: “Love bilezik her zaman ikonik bir özelliğe sahipti; sadece bir mücevher olmaktan çok daha fazlasını temsil ediyor. Yeni Unlimited versiyonu ise beklenmedik ve modern bir dokunuş katıyor.”

Jacob ve Sofia’nın Cartier için New York’ta buluşması, bir projeden daha fazlası. Dostluğun ve aşkın kalıcı gücünün kutlanması; nesiller arası zihinlerin bir araya gelmesi.

HELLO!: Mücevherler size nasıl ilham veriyor?

J. Elordi: “Mücevherleri doğrudan bir ilham kaynağı olarak görmüyorum; ancak benim için anlam taşıyan parçaları her zaman takarım. Bu, mücevherlerin maddi değerinden çok onlara bağlı anılarla ilgilidir. Hazineleri ve bibloları severim, bana aidiyet hissi verir.”

HELLO!: Cartier gibi efsanevi bir Maison ile çalışmak nasıl bir his?

J. Elordi: “Hayatımdaki bu yeni dönem beni çok heyecanlandırıyor. Cartier, özellikle sinema alanında çok zengin bir mirasa sahip. Zamansız ama aynı zamanda sürekli gelişen bir değer. Onların hikayesinin bir parçası olmak benim için büyük bir onur.”

“Cartier, sinema alanında çok zengin bir mirasa sahip. Onların hikayesinin bir parçası olmak benim için bir onur.”

— Jacob Elordi

GÖKÇE ATEŞ KANTARCI

FOTOĞRAFLAR: ISABELLA ELORDI