XO Cape Arna Genel Müdürü Burç Özarutan “Burası sadece bir tatil yeri değil, unutulmaz bir deneyimin merkezi”

İçeriği Paylaş

Fethiye’nin kalbinde, Luvi/Likya esintilerini çağdaş tasarım, güçlü gastronomi ve seçkin eğlenceyle buluşturan XO Cape Arnna, ilk sezonunda yüksek dolulukla dikkat çekti. Genel Müdür Burç Özarutan ile markanın hikayesini, konumlandırmasını ve gelecek planlarını konuştuk.

Röportaj: Sinem Kın

Fotoğraf: Fırat Meriç

Fethiye’nin zengin tarihinden ilham alan XO Cape Arnna, açılış sezonunda yalnızca bir otel değil; iyi tasarım, kültür ve rafine eğlenceyi bir araya getiren ‘yaşam alanı’ yaklaşımıyla öne çıktı. 100 bin m2’lik alana yayılan kompleks; yetişkinlere özel ‘Club’ ve aile odaklı ‘Resort’ bölümleri, 37 ısıtmalı/soğutmalı havuz, 800 metrelik özel plaj ve 15 farklı restoran-bar seçeneğiyle dikkat çekiyor. Genel Müdür Burç Özarutan, markanın özünü “Bölgenin kimliğini sürdürülebilir lüksle buluşturmak” olarak tanımlıyor ve önümüzdeki sezon için gastronomi ve kültür programlarını daha da zenginleştirmeyi hedefliyor.

“Sadece konaklama değil, bir yaşam deneyimi kurguladık. Mimari detaylardan gastronomiye ve hizmet kalitesine kadar her şey tek bir çizgi üzerinde buluştu.”

HELLO!: Öncelikle kısaca kariyer yolculuğunuzdan bahseder misiniz?

Burç Özarutan: Turizm ve otel işletmeciliği eğitimi aldıktan sonra kariyerime farklı kademelerde başladım. Türkiye’deki ve yurtdışındaki zincir otellerde yönetim ve operasyon deneyimi kazandım. 2011-2015 yılları arasında TUI’de tur operatörlüğü yaparken turizmdeki trendleri ve misafir beklentilerini yakından takip etme şansı buldum. 2015 sonrası özellikle lüks segmentte ürün geliştirme üzerine yoğunlaştım. Bugün XO Cape Arnna’da bu birikimi, misafir odaklı ve sürekli yenilik peşinde koşan bir vizyonla hayata geçiriyorum.

HELLO!: İlk sezonda ulaşılan yüksek doluluğu neye bağlıyorsunuz?

B. Özarutan: Öncelikle doğru konumlandırma ve bütüncül tasarım anlayışına. XO Cape Arnna’da sadece konaklama değil, bir yaşam deneyimi kurguladık. Mimari detaylardan gastronomiye, eğlenceden hizmet kalitesine kadar her şey tek bir çizgi üzerinde buluştu. Misafirlerimiz burada kendilerini ait hissediyor ve tekrar tercih etme eğilimi gösteriyorlar. Doluluk oranlarının yüksekliği kadar, aldığımız olumlu geri bildirimler de bizim için başarının en net göstergesi oldu.

HELLO!: XO Cape Arnna’nın Luvi medeniyetinden ve Likya bölgesinin tarihi ve coğrafi özelliklerinden ilham alan ilginç bir hikayesi varmış. Bu hikayeyi sizden dinleyebilir miyiz?

B. Özarutan: XO Cape Arnna, Fethiye’nin zengin tarihinden ve doğal güzelliklerinden ilham alınarak tasarlandı. Bölgenin köklü geçmişi ve kültürel mirası, otelimizin genel konseptine yansıtıldı. Kültürel miras bizim için yalnızca geçmişe ait değerler değil, aynı zamanda bugünü besleyen ve geleceği şekillendiren birer ilham kaynağı. Bu anlayışla, bölgenin tarihini ve kültürel zenginliklerini koruyarak yaşatmayı ve turizm aracılığıyla daha geniş kitlelere ulaştırmayı hedefliyoruz. Turizm endüstrisine entegre edilen kültürel miras odaklı ürünlerin, dünya genelinde büyük ilgi gördüğünü ve önemli cazibe merkezleri haline geldiğini görüyoruz. Biz de bu yaklaşımı benimseyerek, bölgenin kimliğini yansıtan, özgün ve anlamlı deneyimler sunmayı amaçlıyoruz. Misafirlerimize bu eşsiz coğrafyanın ruhunu ve tarihini kendimize özgü harmanlayarak sunmayı hedefledik. Bölgemizdeki altı varlık Dünya Mirası Geçici Listesi’nde, bir varlık ise Dünya Mirası Listesi’nde yer almakta ve otelimiz, bu kadim mirasın tam kalbinde konumlanıyor. Luvi medeniyeti, bulunduğumuz bölgeye tarihler boyunca ev sahipliği yapmış, ‘ışık’ insanları olarak anılmış bir medeniyet. XO Cape Arnna, yalnızca modern bir tatil destinasyonu değil, aynı zamanda bulunduğu toprakların sahip olduğu zengin tarihi ve kültürel mirası yaşatan bir mekan olarak tasarlandı. Bu vizyonun temelinde ise Luvi medeniyetinin misafirperverliğini modern lüksle harmanlama anlayışı yatıyor. Luvi medeniyeti, Bronz Çağ’ın son döneminden günümüze kadar uzanan derin bir geçmişe sahip, Anadolu’nun en eski halklarından biri olarak bilinir. Işık insanları olarak anılan Luviler, hem dillerini hem de kültürel etkilerini Likya, Karya ve Hititler gibi birçok medeniyete taşımışlardır. Doğaya saygılı yaşam tarzları, sanat ve mimari anlayışlarıyla bilinirlerdi. Bölgedeki birçok kaya tapınağı, anıt mezar ve kabartmalar, onların estetik anlayışının ve derin manevi dünyalarının birer yansıması. Taş mimarisi, denizcilik kültürü ve mitolojisi, bölgenin benzersiz karakterini oluşturuyor ve topluluk içinde uyum, özgürlük ve doğayla iç içe bir yaşam anlayışını benimsiyorlardı. XO Cape Arnna olarak, bu kadim medeniyetlerin izlerini modern misafirperverlikle bir araya getiriyoruz.

HELLO!: Kompleksin mimari kurgusu ve deneyim omurgası nasıl?

B. Özarutan: Projemiz Yeşim Kozanlı Mimarlık tarafından tasarlandı. Resepsiyondan sahile kadar akıcı bir ana aks yaratıldı, böylece misafirler doğal bir akışla otelin her alanını deneyimleyebiliyor. Odalar geniş metrajlı; swim-up, penthouse ve özel havuzlu seçeneklerle çeşitlilik sağladık. 37 adet ısıtmalı/soğutmalı havuzumuz var. 800 metrelik özel plajımızla Akdeniz’in en güzel koylarından birinde fark yaratıyoruz. Gündüz spor aktiviteleri, wellness programları, akşam ise uluslararası DJ’ler ve özel şovlarla dolu bir ritim sunuyoruz.

HELLO!: ‘Resort’ (aile) ve ‘Club’ (yetişkin) taraflarını özetler misiniz?

B. Özarutan: Resort tarafında aileleri düşünerek çocuk havuzları, ‘Kids Club’, aile restoranları ve geniş odalar planladık. XO süit, büyük aile odaları ve swim-up seçenekler misafirler tarafından çok beğeniliyor. Club tarafı ise sadece yetişkinlere özel tasarlandı. Burada pool & beach lounge’lar, fine dining restoranlar, mixology barlar ve gece eğlenceleriyle daha sofistike, dinamik bir atmosfer yaratıyoruz. Bu ayrım, herkesin tatilden beklentisine göre özgün bir deneyim yaşamasına imkan tanıyor.

HELLO!: XO Gastro çatısı altındaki 15 restoran/barın felsefesi nedir?

B. Özarutan: Gastronomiyi XO deneyiminin merkezine aldık. Yerel ürünleri ve mevsimselliği ön planda tutuyoruz. Kafi’de geleneksel Türk mutfağını modernize ettik; Seasons’ta fine dining ile yaratıcı tabaklar sunuyoruz. Mucho Gusto’da Latin mutfağı, Sun Tzu’da Asya lezzetleri, Duchess’te ise kraliyet ve İskandinav mutfağı yorumlarını bulmak mümkün. Vegan, vejetaryen ve glutensiz seçenekler de güçlü şekilde menülerimizde yer alıyor. Kısacası herkesin damak tadına hitap eden, keşif duygusunu besleyen bir mutfak anlayışımız var.

HELLO!: İlk sezonda gözlemlediğiniz misafir profili nasıldı?

B. Özarutan: Çok farklı ülkelerden misafirler ağırladık ama ortak bir nokta vardı: Hepsi estetiğe, özgünlüğe ve kaliteli tasarıma önem veren seçkin bir profildi. Sadece lüks arayışıyla değil, aynı zamanda kültürel deneyim ve gastronomi keşfi için gelen bir kitle oluştu. Bu da XO Cape Arnna’nın doğal bir buluşma noktası haline geldiğini gösteriyor.

HELLO!: Yoğun bir sezonun ardından gelecek yıl için hedefleriniz neler?

B. Özarutan: Önümüzdeki yıl için üç ana hedefimiz var. Birincisi hizmet kalitesini daha da artırmak. İkincisi gastronomi ve eğlencede sürekli yenilikler sunarak misafirlerimizi şaşırtmaya devam etmek. Üçüncüsü ise kültürel programları genişleterek bölgeyle bağımızı daha da kuvvetlendirmek. Sürdürülebilirlik ise tüm bu planların merkezinde yer alıyor.

HELLO!: XO Cape Arnna’ya gelmeyi planlayanlara son öneriniz nedir?

B. Özarutan: XO Cape Arnna, sadece bir tatil yeri değil, unutulmaz bir deneyimin merkezi. Misafirlerimize önerilerimiz, tatilinizi planlarken farklı deneyimlere açık olun, XO Cape Arnna’da herkes için bir şey var. İster macera dolu bir tatil, ister huzurlu bir kaçamak. Burada her an, unutulmaz kılınacak detaylarla dolu.

“XO Cape Arnna, Fethiye’nin zengin tarihinden ve doğal güzelliklerinden ilham alınarak tasarlandı. Bölgenin köklü geçmişi ve kültürel mirası, otelimizin genel konseptine yansıtıldı.”